(AA) – Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Kristalina Georgieva, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının kontrol altına alınması durumunda bile Çin ve dünya ekonomisinin etkileneceğini belirterek, “Kovid-19’un insani ve ekonomik etkilerini kontrol altına almak için, özellikle salgın daha kalıcı ve yaygın hale gelirse birlikte çalışmalıyız.” ifadelerini kullandı.

Georgieva, Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da düzenlenen “G20 Maliye Bakanları ve Merkez Bankası Başkanları Toplantıları”nın ardından yazılı açıklama yaptı.

Çin’de ortaya çıkan yeni tip koronavirüs salgınının ülkedeki ekonomik faaliyetleri olumsuz etkilediğine işaret Georgieva, bu durumun küresel ekonomik büyümeye yönelik toparlanma beklentilerini de riske attığını aktardı.

Georgieva, salgının insani bir trajedi olduğunu belirterek, “Çin ve dünyanın geri kalanındaki büyüme, virüsün hızlı bir şekilde kontrol altına alınması durumunda bile etkilenecektir.” değerlendirmesinde bulundu.

Virüsün oluşturduğu belirsizlik dikkate alındığında daha kötü senaryolara karşı hazır olunması gerektiğinin altını çizen Georgieva, söz konusu salgının yanı sıra ülkeler ve şirketlerin yüksek borçlarının risk primi artışı ya da finansal koşullardaki beklenmedik sıkılaşmadan etkilenmesi ve iklim değişikliği kaynaklı doğal afetlerin artması gibi risklerin de olduğunu bildirdi.

“Küresel zorluklar, küresel çözümler gerektirir”

Georgieva, büyüme hızındaki yavaşlama ve düşük enflasyonla G20 ekonomilerindeki para politikasının uyumlu olmaya devam etmesi gerektiğini vurgulayarak, maliye politikasının ekonomik beklentileri destekler şekilde uygulanmasının önemine değindi.

Yapısal reformların üretimi, büyümeyi ve iş gücünü geliştirmek amacıyla uygulanması gerektiğini belirten Georgieva, “Ülke düzeyindeki politikaların ötesinde, birçok zorluk küreseldir ve küresel çözümler gerektirir.” ifadelerini kullandı.

Georgieva, ekonominin dijitalleşmesinden kaynaklanan vergi zorluklarıyla başa çıkma, borçların şeffaflığı ve sürdürülebilirliğinin güçlenmesi, daha açık ve dirençli finansal sistemin oluşturulması gibi konuların toplantılarda gündeme geldiğini kaydetti.

İş birliği vurgusu

Uluslararası iş birliğinin önemli olduğu alanlara dikkati çeken Georgieva, “Kovid-19’un insani ve ekonomik etkilerini kontrol altına almak için, özellikle salgın daha kalıcı ve yaygın hale gelirse birlikte çalışmalıyız.” çağrısında bulundu.

Küresel ticaretteki belirsizliğin daha da azaltılması için iş birliğinin gerekli olduğunu vurgulayan Georgieva, ABD ile Çin arasında birinci faz ticaret anlaşmasına rağmen ticaret tansiyonunun bu yıl küresel büyümede yüzde 0,6’lık düşüşe neden olduğuna işaret etti ve “ticaret barışı”na geçişin önemine işaret etti.

Georgieva, son olarak iklim değişikliğine karşı da dünyanın iş birliği içerisinde olması gerektiğinin altını çizdi.

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Twitter hesabından yaptığı açıklamada;

Riyad’da düzenlenen G-20 Finans Bakanları Toplantısında küresel ekonomi gündemiyle ilgili görüşlerimizi paylaştık.

G. Kore Başbakan Yrd. Sn. Nam-Ki Hong ve ABD Hazine Bakanı Sn. Steven Mnuchin ile ekonomik işbirliğimiz ve bölgesel gelişmelere ilişkin toplantılar gerçekleştirdik.

Bakan Albayrak, Güney Kore ve ABD’li yetkililerle bir araya gelerek, “Güney Kore Başbakan Yardımcısı Nam-Ki Hong ve ABD Hazine Bakanı Steven Mnuchin ile ekonomik iş birliğimiz ve bölgesel gelişmelere ilişkin toplantılar gerçekleştirdik.” sözlerini kullandı.

(İHA) – Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, Türkiye’nin kredi notunu ‘BB-‘ ve görünümünü ‘durağan’ olarak teyit etti. Yapılan açıklamada, ekonomik büyümenin güçlü bir şekilde toparlandığı, enflasyonun geçen yılın başında gördüğü yüzde 20 seviyelerinden düştüğü, cari açığın gelişme gösterdiği ve dış risklerin hala yüksek seviyelerde olmasına rağmen azaldığı bildirildi.

Türkiye ekonomisinin 2020 yılı büyüme tahminin bir önceki tahmine göre 0,8 puan artırıldığına işaret edilen açıklamada, ekonominin bu yıl yüzde 3,9 büyümesinin beklendiği kaydedildi. Türkiye ekonomisinin 2021’de yüzde 4 büyümesinin beklendiği vurgulanan açıklamada, ülkenin yüksek dış finansman gereksiniminin bir kırılganlık kaynağı olmaya devam ettiği savunuldu.

Yabancılar 825 Milyon Dolarlık Menkul Kıymet Sattı…

(BMD) – 7-14 Şubat haftasında yurt dışı yerleşik yatırımcılar reel olarak (fiyat ve kur etkisinden arındırılmış) 259,1 milyon dolar hisse senedi ve 566,2 milyon dolar repo dahil Devlet İç Borçlanma Senedi (DİBS) satışı gerçekleştirdi. BİST100 Endeksi 7-14 Şubat tarihleri arasında %0,71 değer kaybetmiş olup 2 yıllık gösterge tahvil faizi ise 68 baz puan yükselmiştir.

Yılbaşından beri yurt dışı yerleşikler toplam 693,7 milyon dolar hisse senedi, 1.642,0 milyon dolarlık DİBS satışı yaptı. Yurt dışı yerleşikler böylelikle 2020 yılında toplam 2.335,7 milyon dolarlık menkul kıymet satışı gerçekleştirmiş oldu.

Son 1 yıllık süre zarfında yurt dışı yerleşikler 1.438,7 milyon dolarlık hisse senedi ve 4.125,0 milyon dolarlık DİBS satışı gerçekleştirirken menkul kıymet piyasasından 5.563,7 milyon dolar yabancı çıkışı oldu.

Hisse senedi piyasasında yabancıların payı 14 Şubat itibariyle %60,5 olurken önceki haftada bu oran %60,3 seviyesindeydi. 2019 yılı kapanışında %60,9 olan yabancı payı 1 sene öncesinde ise %65,7 seviyesinde yer almaktaydı.

(AA) – ABD Merkez Bankası (Fed) Federal Açık Piyasa Komitesinin (FOMC) 28-29 Ocak’ta düzenlenen son toplantısına ilişkin tutanakları yayımladı.

Dünyanın en etkili merkez bankası kabul edilen Fed’in politika faizini yüzde 1,50-1,75 aralığında sabit tuttuğu toplantının tutanaklarında, Fed yetkililerinin para politikasındaki mevcut duruşun, ekonomik büyüme, güçlü iş gücü piyasası ve yüzde 2 enflasyon hedefini desteklemek için uygun olduğu görüşünde oldukları aktarıldı.

Tutanaklarda, “Toplantıdaki para politikası görüşü doğrultusunda yetkililer, devam eden ekonomik faaliyeti, güçlü iş gücü piyasası koşullarını ve komitenin simetrik yüzde 2 enflasyon hedefine dönülmesini desteklemek amacıyla, yüzde 1,5-1,75 olan federal fonlara yönelik hedef aralığı sürdürmenin uygun olacağına karar verdi.” değerlendirmeleri kullanıldı.

Mevcut politika duruşunun bir süre daha uygun olmaya devam edeceğinin belirtildiği tutanaklarda, ekonomide gelen verilerin ekonomik görünümle büyük ölçüde uyumlu olduğuna işaret edildi.

Koronavirüs tehdidi tutanaklara da yansıdı

Tutanaklarda, ABD’deki ekonomik büyümenin ılımlı bir hızda devam etmesinin beklendiği kaydedildi.

Küresel büyümede de istikrara ilişkin bazı bulgular olduğunun belirtildiği tutanaklarda, “Buna rağmen, koronavirüs salgınının ortaya çıkmasıyla görünüme ilişkin belirsizlikler devam etmiştir.” değerlendirmesinde bulunuldu.

Tutanaklarda, Fed yetkililerinin bir takım aşağı yönlü risklerin belirgin kalmaya devam etmesine rağmen, ekonomik faaliyetlere yönelik risk dağılımını bir önceki toplantıya göre daha olumlu gördükleri bildirildi.

Ortadoğu ile bağlantılı jeopolitik risklerin devam ettiğine dikkati çekilen tutanaklarda, “Koronavirüs tehdidi, insanların yanı sıra, küresel büyüme görünümüne yönelik de yetkililerin yakından takip edilmesi konusunda anlaştığı yeni bir risk olarak ortaya çıktı.” ifadelerine yer verildi.