Kategori arşivi: Ekonomi

Trump’tan yeni tip koronavirüs konusunda Çin’e yardım teklifi

(AA) – ABD Başkanı Donald Trump, Çin‘in Vuhan kentinden yayılmaya devam eden yeni tip koronavirüsün (2019-nCoV) durdurulması konusunda Pekin’e yardıma hazır olduklarını belirtti.

Başkan Trump, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, söz konusu koronavirüsün ABD’de çok az sayıda görüldüğünü ve süreci yakından takip ettiklerini vurguladı.

Trump, açıklamasında, “Çin ile söz konusu virüsle ilgili olarak çok yakın irtibat halindeyiz. Çin’e ve Devlet Başkanı Şi’ye gerekli olabilecek her türlü yardımı önerdik. Bu konudaki uzmanlarımız çok iyidir.” değerlendirmesinde bulundu.

ABD Çin’in önemli bir enerji tedarikçisi olacak

(AA) – Peking Üniversitesi Misafir Öğretim Üyesi Ümit Alperen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünyanın en büyük iki ekonomisi arasında ticaret savaşı başlamadan önce Çin‘in ABD’den 2017’de 9,1 milyar dolarlık enerji ithalatı gerçekleştirdiğini kaydederek, anlaşma kapsamında Çin’in ABD’den 2020 ve 2021’de toplam 52,4 milyar dolar değerinde enerji ürünleri ithal etme sözü verdiğine dikkati çekerek. “ABD Çin’in önemli bir enerji tedarikçisi konumuna gelecektir.” dedi.

Çin’in 2018’de 45 farklı ülkeden ham petrol ithal ettiği bilgisini paylaşan Alperen, öte yandan ülkenin ham petrol talep artışının 2019’da yüzde 5,2 olduğunu, ancak bu yıl bu oranın yarı yarıya düşerek yüzde 2,4 seviyesinde gerçekleşmesinin beklendiğini belirtti.

Alperen, söz konusu sebepler nedeniyle Çin’in bazı enerji tedarikçileriyle anlaşmalarını iptal etmek zorunda kalabileceğini vurgulayarak, “Bu durumda Çinli enerji ithalatçılarına ceza gelebilir. Diğer yandan, Çin, zaten yaptırım altında bulunan İran’dan petrol alımını daha da azaltabilir. Fakat bunun da İran üzerinden Çin’e politik bir maliyeti olması kaçınılmazdır.” dedi.

“Çin pazarında rekabet kızışacak”

İskoçya’da bulunan araştırma ve danışmanlık şirketi Wood Mackenzie Asya-Pasifik Başkan Yardımcısı Gavin Thompson, Çin’in ABD’den ithal ettiği ham petrolün üzerinde yüzde 5, sıvılaştırılmış doğal gazın (LNG) üzerinde ise yüzde 25 gümrük vergisinin devam ettiğini anımsattı.

Thompson, söz konusu vergi oranlarının Çinli tüketicilere veya ithalatçı firmalara yansıtılabileceğini belirterek, Çinli şirketlerin Amerikan enerji ürünlerini büyük miktarlarda satın almasından kaçınacağını vurguladı.

Gelecek iki yılda Çin’de doğal gaz talebindeki artışın yavaşlamasının beklendiğini ve artan gaz üretimiyle iç pazarda rekabetin kızışacağını bildiren Thompson, bu durumun ABD’den enerji ithalatı için bir engel oluşturacağını da aktardı.

Thompson, Çin’in LNG talebinin bu yıl 17 milyon ton, gelecek yıl ise 23 milyon ton olmasının öngörüldüğünü, ABD’nin Çin’e LNG ihracatının 2017’de ise sadece 1,5 milyon tonla sınırlı kaldığını söyledi.

AK Parti’li Kaya: Suriyelilere yaptığımız yatırımlar 40 milyar doları aştı

(DHA) – Afyonkarahisar’da düzenlenen AK Parti Sosyal Politikalar Başkanlığı Ege Bölge toplantısında konuşan Genel Başkan Yardımcısı Fatma Betül Sayan Kaya, Türkiye’ye sığınan Suriyeli mülteciler için yapılan yardımların 40 milyar doları aştığını söyledi.

Afyonkarahisar’da AK Parti Sosyal Politikalar Başkanlığı Ege Bölge toplantısı gerçekleştirildi. Bir termal otelde düzenlenen toplantıya, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Fatma Betül Sayan Kaya’nın yanı sıra, Afyonkarahisar Belediye Başkanı Mehmet Zeybek, AK Parti Afyonkarahisar Milletvekilleri Veysel Eroğlu, Ali Özkaya, bakan yardımcıları, AK Parti İl Başkanı Hüseyin Sezen, belde, belediye başkanları ve partililer katıldı. 

‘SOSYAL YARDIMA AYRILAN KAYNAĞI 55 MİLYAR TL’YE YÜKSELTTİK’

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Fatma Betül Sayan Kaya, ülke olarak sosyal yardımlara önem verdiklerini söyledi. Daha çok ihtiyaç sahibi aileye ulaştıklarını kaydeden Kaya, şöyle konuştu:

“Ülke olarak sosyal yardımlara daha çok mali kaynak ayırdık. Böylece daha fazla ihtiyaç sahibi haneye ulaştık. Sosyal yardım ve hizmetlere ayrılan mali kaynak 2002 yılında 1,6 milyar TL iken, 2019 itibariyle bu miktarı 33 kat artırarak 55 milyar TL’ye yükselttik. Sosyal yardım uyguladığımız program sayısı da 2002 yılında sadece 4 iken, günümüzde bu sayıyı 43’e çıkarttık. Böylece, sosyal yardımlar kapsamında devletimizin şefkat elini bugün 3,5 milyon haneye ulaştırıyoruz. Bu sayı 2002 yılında 1 milyondu. Bugün ihtiyaç sahibi ailelerin çocukları eğitimden kopmasın diye sadece Şartlı Nakit Transferi programıyla ulaştığımız hane sayısı 1,3 milyondur.”

‘ŞİDDETLE HEP BİRLİKTE MÜCADELE EDECEĞİZ’

Şiddetin asla kabul edilemeyeceğini ve insanlık suçu olduğuna dikkat çeken Kaya, şöyle devam etti:

“Türkiye’de özellikle kadına yönelik şiddet konusu 1980’li yıllardan itibaren gündeme gelmeye başlamış, günümüzde toplumsal farkındalık daha da artmıştır. Bu sorun dünyanın diğer ülkelerinde de yaşanmaktadır. Elbette şiddet mağduru kadınlarımız susmamalı ve hakkını aramalıdır. Nitekim hükümetlerimiz döneminde kadına şiddetle mücadele konusunda önemli yasal düzenlemeler yaptık, uygulamaya koyduk. Ayrıca bu alanda ciddi kurumsal yapı ve kapasite oluşturduk. Şiddetin her türlüsünü, bu kapsamda da kadına yönelik şiddeti en aza indirmek ve hatta sıfıra indirmek, bizim temel gayemizdir ve öyle de olmalıdır. Ancak kadına şiddet, sadece belirli bir kesimin duyarlı olduğu ve mücadele alanı gördüğü bir sorun değildir. Böyle bir algı oluşturulması kesinlikle kasıtlıdır. Zira bizim inanç ve kültür değerlerimizde şiddete asla yer yoktur. Dolayısıyla bu hepimizin sorunudur ve hep birlikte mücadele edeceğimiz bir alandır.” 

‘3,7 MİLYON SURİYELİ KARDEŞİMİZİ MİSAFİR EDİYORUZ’

Mülteci sorununun bir insanlık dramı olduğunu ifade eden Kaya, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Türk milleti, sahip olduğu inanç, kültür ve insani değerleri sebebiyle tarihin hiçbir döneminde mağdur ve mazlumlara asla sırtını dönmemiştir. Bugün ülkemiz, yaklaşık 3,7 milyon Suriyeli kardeşimizi misafir etmektedir. Suriyeli kardeşlerimize her alanda hizmet sunabilmek için ensar ve muhacir bilinciyle hareket ettik, hiçbir karşılık beklemeksizin seferber olduk. Bugün sivil toplum kuruluşlarımızla birlikte hükümet olarak Suriyeli kardeşlerimize yaptığımız yardımların değeri 40 milyar doları aşmış durumdadır.”

TÜRKİYE GÜÇLÜ OLMASIN İSTİYORLAR’

AK Parti Sosyal Politikalar Başkanlığı Ege Bölge Toplantısı’nda konuşan Genel Başkan Yardımcısı Fatma Betül Sayan Kaya, Türkiye üzerinde oynanan tüm oyunların bozulduğunu, Türkiye’ye diz çöktürmeye çalışanların başaramadığını ve başaramayacağını söyledi. ‘Barış Pınarı Harekatı’ ile sınır güvenliğinin korunması ve ‘güvenli bölge’ oluşturulması için Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) operasyonlarını sürdürdüğünü belirten AK Parti’li Kaya, şunları söyledi: 

“Ekim ayının başında, gerek sınır güvenliğimizi korumak ve terör koridorunu ortadan kaldırmak gerekse Suriyeli kardeşlerimizin ülkelerine dönebilecekleri güvenli bir bölge oluşturmak adına ‘Barış Pınarı Harekatı’nı başlattık. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın cesareti, dik duruşu ile sahada, dünyanın en güçlü denilen iki ülkesiyle anlaşmaya oturtan diplomatik zekasıyla da masada sergilediği liderlik sayesinde büyük bir oyunu da bozduk. Hemen yanı başımızda oluşturulmaya çalışan terör koridoruna izin vermeyeceğimizi ortaya koyduk.”

Gelişen ve büyüyen Türkiye’nin farkında olan dış güçlerin, farklı yollarla Türkiye’yi durdurma planı yürüttüğünü dile getiren AK Parti’li Kaya, “Türkiye güçlü olmasın hatta Türkiye diz çöksün, istiyorlar. Bunun için çok fazla mücadele verenler var. ‘Dünya 5’ten büyüktür’ diye haykıran Cumhurbaşkanımızı kendilerince cezalandırmak istiyorlar. Adeta ‘Erdoğansız’ bir Türkiye için Türkiye’den yerli iş birlikçilerle birlikte uğraşan dış güçler oldu” diye konuştu.

Merkez Bankası faiz indirimine devam ediyor

(AA) – Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), geçen yıl toplam 1200 baz puan indirdiği politika faizini, 2020’in ilk ayında da düşürerek yüzde 11,25’e çekti.

Merkez Bankası, 2019’un temmuz, eylül, ekim ve aralık Para Politikası Kurulu (PPK) toplantılarında politika faizini güçlü bir şekilde toplamda 1200 baz puan indirerek yüzde 24’ten yüzde 12’ye indirdi.

2020’nin ilk toplantısında da indirimlerini sürdüren Merkez Bankası, “ölçülü” bir adımla politika faizini 75 baz puan düşürerek, yüzde 11,25’e çekti.

Politika faizi böylece Temmuz 2019’dan bu yana toplamda 1275 baz puan indirilmiş oldu.

Ekonomistler, gelecek dönemde enflasyon beklentileri ve ülke risk primindeki iyileşmenin seyrine göre “ölçülü” faiz indirimlerinin sürebileceğini belirtti.

“Swap para piyasası daha yüksek indirim fiyatlıyordu”

AA Finans Analisti ve ekonomist Haluk Bürümcekçi, karar öncesi gerçekleştirilen anketlerde faiz indirimine ilişkin beklentilerin dağınık olduğunu belirtti. Bir grubun indirim beklemezken, diğer grubun 25 ila 100 baz puan arası farklı boyutta indirim beklediğini aktaran Bürümcekçi, “TCMB’nin faiz indirimi beklentilerin üst sınırına yakın gelirken, swap para piyasası ise zaten daha yüksek indirim fiyatlıyordu.” dedi.

TCMB’nin yıl sonunda enflasyonu yüzde 8,2 olan tahminine yakın beklediğini ifade eden Bürümcekçi, PPK metninde “Gelinen noktada, mevcut para politikası duruşunun hedeflenen dezenflasyon patikasıyla uyumunu koruduğu değerlendirilmektedir.” şeklinde yeniden ifade edilmesinin, risk primi ve enflasyon beklentilerinde iyileşmenin devamı halinde faiz indirimlerine kapının kapanmadığı anlamına geldiğini söyledi.

Bürümcekçi, Merkez Bankası’nın “ölçülü” indirimlerle devam edeceğini belirterek, “Politika faizinin düşürülmesi ile, önümüzdeki dönemde ortalama fonlama maliyeti haftalık repo faizi ile yakın seyredecek, para ve repo piyasasında gecelik faiz ise ortalama olarak piyasa yapıcı oranına daha yakın olmak üzere yüzde 10,25-11,25 aralığında bankaların likidite durumuna bağlı olarak dar bir alanda dalgalanacaktır.” diye konuştu.

Türkiye’nin beklenen enflasyona göre hesaplanan reel faizinin, bu faiz indirimi sonrası yüzde 1,6 seviyesine inerek Meksika ve Rusya’nın altına gerilediğini söyleyen Bürümcekçi, şunları kaydetti:

“Reel faiz, emsal gelişmekte olan ülkelerin ortalamasına yaklaşmıştır. Bana göre gelişen ülkelerin ortalamasının altında uygulanacak bir reel faiz, Türkiye’nin son dönemdeki düşüşe rağmen halen yüksek kalan kredi riskini (CDS 250 baz puan) de dikkate aldığımızda, uygun olmayacaktır. Enflasyonun, bu yıl en azından ilk çeyrek boyunca, 2019 sonu seviyelerinin biraz daha üzerinde seyretme durumu nedeniyle, faiz indirimlerine ‘ölçülü’ adımlarla devam edileceği anlaşılmaktadır. Merkez Bankası, enflasyon trendinde, gelecek enflasyon beklentilerinde ve risk priminde gözlenecek iyileşmeleri politika faizine kademeli olarak yansıtabileceği sinyalini vermektedir.”

“2020 politika faizi tahminimizi yüzde 10 şeklinde muhafaza ediyoruz” 

Deniz Yatırım Stratejisti Orkun Gödek de 2020’in ilk toplantısında atılan 75 baz puanlık faiz indirimi adımının piyasa anket beklentileriyle çoğunlukla uyumlu, 100 baz puan indirim şeklinde olan Deniz Yatırım Araştırma düşüncesinin ise gerisinde kaldığını söyledi.

Genel olarak 12 Aralık 2019’da paylaşılan politika metni ile uyumlu olan karar açıklamasında “parasal sıkılık” ile “parasal duruş” arasındaki geçişi önemsediklerini ifade eden Gödek, söz konusu değişikliğin aynı zamanda “gevşeme döngüsünün korunma çabası” anlamına geldiğini belirtti.

Gödek, şu değerlendirmelerde bulundu:

“2020 yılına dair çalıştığımız makro projeksiyonlarımızda enflasyon tahminimizi yüzde 9,50 seviyesinde belirlediğimizden politika faizi tahminimizi de yüzde 10 şeklinde muhafaza ediyoruz. Mevcut koşullar dahilinde yaptığımız değerlendirmelere göre, 3 Şubat’ta açıklanacak olan ocak ayı enflasyon verisinin seyri sonucunda TCMB’nin bir sonraki adımının ‘nötr’ veya ’25 baz puan indirim’ şeklinde olabileceğini düşünüyoruz. Gerileme eğiliminde olan ülke risk primi, destekleyici finansal koşullar ve globalde gözlenen zayıf Amerikan doları temasının devamına göre güçlü ve farklı bir sözle yönlendirme eşliğinde faiz indirim süreci devam ettirilebilir.”

Ev almanın tamda zamanı

(İHA) – Milas Emlak Müşavirleri Derneği (MEMDER) Başkanı Mehmet Kırkık, ev almayı düşünenler için şuanda tüm şartların uygun olduğunu ifade etti.

Geçtiğimiz yıl emlak sektörü artan maliyetler nedeniyle durgunlaşmış, alım ve satım oranlarında büyük oranda düşüş yaşanmıştı.

Konut faizlerinde yapılan indirimin artından sektörde olumlu yönde gelişmeler yaşandığını ifade eden MEMDER Başkanı Mehmet Kırkık, ev almayı düşünenler için uyarılarda bulunarak, “Son zamanlarda faizlerin düşmesiyle gerek sıfır gerekse ikinci el evlerin satışında büyük bir hareketlilik yaşanmakta. Sıfır konutlar için yüzde 0.79 ikinci eller için yüzde 0.99 faiz oranları ve geçen yıl inşaat maliyetlerine gelen zamlarla artışı ilerleyen günlerde fiyatlara yansıyarak yapacağı etki düşünüldüğünde vatandaşlarımızın bütçelerine uygun ev almalarının tamda zamanı olduğunu düşünüyorum. Bence ev almayı planlayan vatandaşlarınız bu fırsatı kaçırmamalı ve iyi değerlendirmelidir. Öte yandan ileri ki zamanlarda yapılması düşünülen gerçek değer üzerinden yapılması planlanan satışlar göze alındığında inşaat maliyetindeki artışların henüz fiyatlara yansımamış olması bu zamanların ev sahibi olmak için uygun ve doğru bir zamandır” dedi.

Binalar için enerji kimlik belgesi alınması konusunun tapu dairelerindeki satış ve kira şerhi işlemlerinde 01 Ocak 2020’den itibaren uygulamaya başlanıldığını, enerji kimlik belgesi olmayan binalar için tapudaki satışlarda herhangi bir mağduriyet doğurmadığını belirten Kırkık, “Alıcı ve satıcının sözlü olarak var ya da yok şeklindeki beyanı resmi senete yazılmak suretiyle işlem yapılabilmekte. Ancak şahsi kanım ilerleyen süreçte elektrik kullanımlarında kilovat bazında EKB olanla olmayan hatta sınıfına göre elektrik ücretlendirmesi yapılacağını tahmin ediyorum. Tapudaki bir yenilikte taşınmazın satışı alıcı ve satıcı farklı il veya ilçe müdürlüklerinden gerçekleştirebilecek olunmasıdır. Mesela satışa konu gayrimenkul Milas’ta alıcı ise Ankara’da işlem satıcı Milas’ta alıcı Ankara’da belirtilen tapu müdürlüğünde verilen randevu saatinde aynı anda tapu dairesine giderek imzalar atılmak suretiyle işlem gerçekleştirerek tapu alıcıya verilmesine imkan sağlamakta. 5 Haziran 2018 30442 sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan Taşınmaz Ticareti Yasasıyla İlgili yönetmelik gereği biz emlakçıların alması mecburi olan İl Ticaret Müdürlüklerinden alınan yetki belgesi alma tarihi 31 Ağustos 2020 tarihine kadar uzatılmış olup bu Mesleği icra eden veya yeni başlayacak olan meslektaşlarımız bu tarihe kadar varsa eksikliklerini gidererek yetki belgelerini almaları gerekmekte” dedi.