Kategori arşivi: Ekonomi

ABD ile Çin birinci faz ticaret anlaşmasını imzaladı

(AA) – ABD Başkanı Donald Trump ile Çin Devlet Başkan Yardımcısı Liu He, Beyaz Saray’da düzenlenen törenle ABD-Çin birinci faz ticaret anlaşmasına imza attı.

Trump, Beyaz Saray’da canlı yayında düzenlenen törendeki konuşmasında, anlaşmanın dönüm noktası olduğunu ifade etti.

“Bugün Çin ile daha önce atılmamış çok önemli bir adımı atarak birinci faz ticaret anlaşmasını imzalıyoruz. Bu daha önceki herhangi bir anlaşmadan çok daha büyük.” açıklamasını yapan Trump, yakın gelecekte Çin’e gideceğini de aktardı.

Trump, ikinci faz anlaşma için çalışmalara başladıklarını ancak üçüncü faz gibi bir sürecin söz konusu olmadığını vurguladı.

Çin Devlet Başkan Yardımcısı Liu, anlaşmanın önemine vurgu yaparak iki ülke arasındaki bu ticaret anlaşmasının yeni bir dönemin işareti olduğunu ve bu iş birliğinin devam edeceğine inandıklarını ifade etti.

Liu, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in Trump’a hitaben kaleme aldığı bir mektubu da katılımcıların önünde okudu.

ABD ve Çin ticaret savaşı

ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşı, ABD Başkanı Trump’ın Mart 2018’de Çin’den ithal edilen bazı ürünlere yaptığı ilave tarifelerle başlamıştı.

Ticaret savaşı, soya fasulyesinden otomotiv parçalarına, teknoloji şirketlerinden Çin’in teknolojide yerlileşme programı “Made in China 2025” ve kilit öneme sahip teknolojilerin üretilmesinde rol alan nadir elementlerin koz olarak taraflar arasında kullanılmasına kadar genişlemişti.

Çin Başbakan Yardımcısı Liu Hı’nın “başmüzakereci” sıfatıyla katıldığı toplantılarda, iki taraftan heyetin Washington-Pekin-Şanghay hattında adeta mekik dokuması ve 13 tur toplantı yapmasına karşın sonuç alınamamıştı.

Çin Ticaret Bakanlığı, ay başında ABD ile ticaret savaşı kapsamında gelen ilave vergilerin kademeli indirilmesi için anlaştıklarını duyurmuştu.

Fiyatı 3 bin 500 lirayı aşan cep telefonu alımında vade 3 aya düştü

(AA) – Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), fiyatı 3 bin 500 liranın üzerinde olan cep telefonu alımı amacıyla kullandırılan kredilere yönelik vade sınırını 6 aydan 3 aya düşürdü.

BDDK’nın “Bankaların Kredi İşlemlerine İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik”i, Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Buna göre, fiyatı 3 bin 500 liranın üzerinde olan cep telefonu alımı amacıyla kullandırılan kredilere yönelik vade sınırı 3 ay olarak belirlendi. Söz konusu vade sınırı, 26 Şubat 2019’da yayımlanan yönetmelik kapsamında, 6 ay olarak uygulanıyordu.

Söz konusu değişikliğin ardından, ilgili madde yeni yönetmelikte şu şekilde yer aldı:

“Konut edinmeleri ve konut tadilatı kapsamında konutun 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 684’üncü maddesinde düzenlenen bütünleyici parçası niteliğini haiz olacak şekilde mal veya hizmet alımı amacıyla tüketicilere kullandırılan krediler, konutların finansal kiralama yoluyla tüketicilere kiralanması, diğer gayrimenkul alımı amaçlı krediler, eğitim ve öğrenim ücretinin finansmanı amacıyla kullandırılacak krediler ve kamu kurum ve kuruluşlarına olan borçların finansmanı amacıyla doğrudan ilgili kurum veya kuruluşun hesabına ödeme yapılmak şartıyla kullandırılan krediler ile bu kredilerin yeniden finansmanı amacıyla kullandırılan krediler hariç olmak üzere, tüketici kredilerinin vadesi 60 ayı, nihai fatura değeri 120 bin Türk lirası ve altında olan taşıt alımı amacıyla kullandırılan kredilerin vadesi 60 ayı, nihai fatura değeri 120 bin Türk lirasının üzerinde olan taşıt alımı amacıyla kullandırılan krediler ile taşıt teminatlı kredilerin vadesi 48 ayı, bilgisayar alımı amacıyla kullandırılan kredilerin vadesi 12 ayı, tablet alımı amacıyla kullandırılan kredilerin vadesi 6 ayı, fiyatı 3 bin 500 Türk lirasına kadar olan cep telefonu alımı amacıyla kullandırılan kredilerin vadesi 12 ayı, fiyatı 3 bin 500 Türk lirasının üzerinde olan cep telefonu alımı amacıyla kullandırılan kredilerin vadesi 3 ayı aşamaz. Bu kredilerin yeniden yapılandırılmasında aynı vadeler uygulanır.”

Öte yandan yönetmeliğe, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulunun, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın görüşünü alarak, söz konusu maddede yer alan sınırlamaları değiştirmeye veya bu konuda ilave sınırlamalar getirmeye yetkili olduğuna dair yeni bir fıkra eklendi.

Bu arada, söz konusu maddenin “Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketlerinin Kuruluş ve Faaliyet Esasları Hakkında Yönetmelik”te yer alması dolayısıyla, değişiklikler bu yönetmelikte de yapılarak Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlandı.

Ticaret Bakanlığından ‘ekspertiz ücretleri’ açıklaması

(AA) – Ticaret Bakanlığından yapılan açıklamada, son zamanlarda tüketicilerin kullandıkları konut kredilerinde bankaların haksız şekilde ekspertiz ücreti tahsil ettikleri ve tüketicilerin bankalardan bu ücretleri kayıtsız ve şartsız geri alabileceğine ilişkin haberlerin basına yansıdığı hatırlatıldı.

Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun uyarınca bankalar ve kredi veren finansal kuruluşlar tarafından tüketiciye sunulan ürün veya hizmetlerde faiz dışında alınacak her türlü ücret, komisyon ve masraf türleri ile bunlara ilişkin usul ve esasların Ticaret Bakanlığının görüşü alınarak Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından düzenlenen Finansal Tüketicilerden Alınacak Ücretlere İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik ile belirlendiğine dikkat çekilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“Söz konusu yönetmelik gereğince taşınır ve taşınmazlara ilişkin rehin, ipotek ve ekspertiz işlemlerinde tüketicilerden yalnızca üçüncü kişilere ödenen ücretler tahsil edilebilmektedir. Kredi talebinin reddi halinde ise bir kamu kurum ve kuruluşuna veya üçüncü kişilere ödenen ücretler hariç olmak üzere tüketicilerden herhangi bir ücret alınamayacağı düzenlenmiştir. Ayrıca ilgili kuruluşlar ve bankalar tarafından ücretlendirilebilecek olan ürün veya hizmetler içerisinde ‘ekspertiz ücreti’ de isim olarak sayılmıştır. Söz konusu düzenlemeler uyarınca, bankalar tarafından tahsis edilecek konut kredilerine ilişkin konutun değerlemesine yönelik yetkili gayrimenkul değerleme şirketinin hazırladığı değerleme raporuna istinaden üçüncü kişi olan değerleme şirketine yapılan ödemenin faturasının tüketici ya da kredi veren adına düzenlenmesinden bağımsız olarak tüketiciden tahsilinin mevzuata aykırılık teşkil etmeyeceği değerlendirilmektedir.”

Yargıtay kararları var

Konuya ilişkin Yargıtay kararlarında da tüketicilerden tahsil edilecek ücretlerin Finansal Tüketicilerden Alınacak Ücretlere İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak değerlendirilmesi gerektiği yönünde kararlar verildiğine işaret edilen açıklamada, bu kapsamda her türlü ücret uygulamasında iadeye ilişkin kararlar verildiği yönünde basında yer alan haberlere itibar edilmemesi gerektiği vurgulandı.

Açıklamada, şunlar kaydedildi:

“Finansal tüketicilerden alınacak ücret kalemlerinin karşılaştırılabilmesi için Türkiye Bankalar Birliği tarafından ‘https://www.bankacilikurunvehizmetucretleri.org.tr/’ adresinde ilan edilenden daha yüksek ücret uygulanması veya yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerine aykırı ücret alınması hallerinde tüketicilerin ilgili kanun kapsamında ilçelerde ‘kaymakamlık’ illerde ‘Ticaret il müdürlüğü’ bünyesinde oluşturulan ‘tüketici hakem heyetleri’ ile ‘tüketici mahkemelerine başvurabilmesi mümkündür.

BES kumbarasındaki birikim 2019’da 130 milyar liraya dayandı

(AA) – Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de sosyal güvenlik sistemini tamamlayıcı olarak kurulan Bireysel Emeklilik Sistemi’nde (BES) katılımcıların fon tutarı ile devlet katkısı fon tutarının toplam büyüklüğü olan 119 milyar 146 milyon lira ile otomatik katılımla sisteme dahil olanların biriktirdiği 8 milyar 194,4 milyon lira dikkate alındığında, sistemin toplam büyüklüğü 127 milyar lirayı aştı.

Bireylerin emeklilik dönemlerinde refah seviyelerinin düşmemesini hedefleyen, aynı zamanda yurt içinde uzun vadeli tasarruf seviyesini yükselterek yarattığı fonlarla ülke ekonomisine katkı sağlayan BES, Türkiye’de 27 Ekim 2003’te başlayarak 17. yılına doğru emin adımlarla ilerliyor.

BES’ten emekli sayısı 113 bini aştı

Emeklilik Gözetim Merkezi (EGM), BES’e ilişkin istatistiki verileri otomatik katılımın getirilmesinin ardından “BES istatistikleri” ve “OKS istatistikleri” şeklinde iki ayrı başlık altında yayımlıyor.

AA muhabirinin EGM temel göstergeleri verilerinden derlediği bilgilere göre, 2019 sonu itibarıyla sistemdeki katılımcı sayısı 6 milyon 871 bin 131 oldu.

Söz konusu dönemde katılımcıların fon tutarı 101 milyar 884 milyon lirayı bulurken, devlet katkısı fon tutarı da 17 milyar 262 milyon lira olarak gerçekleşti. Böylelikle katılımcıların fon tutarı ile devlet katkısı fon tutarının toplam büyüklüğü 119 milyar 146 milyon lira oldu.

Geçen yılın sonu itibarıyla BES’ten emekli olan kişi sayısı da 113 bin 302’ye ulaştı.

Katılımcıların fon tutarının 94 milyar lirası faizli fonlarda

BES katılımcı fon tutarının 90 milyar 822,5 milyon lirası faizli fonlarda, 11 milyar 61,4 milyon lirası ise faizsiz fonlarda değerlendirilirken, devlet katkısı fon tutarının 15 milyar 992,7 milyon lirası faizli, 1 milyar 269,5 milyon lirası da faizsiz fonlarda bulunuyor.

OKS’deki 5 milyon 354 bin çalışanın biriktirdiği 8 milyar 194,4 milyon TL’lik fon tutarının ise 3 milyar 15,6 milyon lirası faizli fonlarda, 5 milyar 178,8 milyon lirası faizsiz fonlarda yer alıyor. Böylelikle BES ve OKS katılımcı fonlarının 93 milyar 838,1 milyon lirası faizli, 16 milyar 240,2 milyon lirası faizsiz fonlarda değerlendiriliyor.

OKS’de çalışanların birikimi 1 yılda 3,5 milyar liraya ulaştı

2018 sonunda BES’teki katılımcı sayısı 6 milyon 875 bin 886, katılımcıların fon tutarı da 76 milyar 560 milyon lira olarak kaydedilmişti. Söz konusu dönemde devlet katkısı fon tutarı 11 milyar 319 milyon lira, emekli olanların sayısı da 89 bin 141 olarak gerçekleşmişti. Söz konusu dönemde OKS’ye bakıldığında, çalışanların biriktirdiği fon tutarı 4 milyar 684,9 milyon TL olmuştu.

Böylelikle 2018’in sonundan bu yana geçen sürede, katılımcı fon tutarı 25 milyar 324 milyon lira ve devlet katkısı fon tutarı 5 milyar 943 milyon lira artış gösterirken, toplam fon büyüklüğünde 31 milyar 267 milyon liralık yükseliş görüldü. Emekli sayısı da 24 bin 161 kişiye yükseldi. OKS’de ise 2018 sonu ile 2019 sonu kıyaslandığında, çalışanların biriktirdiği fon tutarı 3 milyar 509,5 milyon liralık artış kaydetti.

Bu arada, katılımcıların fon tutarı ile devlet katkısı fon tutarının toplam büyüklüğü olan 119 milyar 146 milyon lira ile otomatik katılımla sisteme dahil olanların biriktirdiği 8 milyar 194,4 milyon lira dikkate alındığında, sistemin toplam büyüklüğü 127 milyar 340,4 milyon lira oldu.

Türkiye’de vergi mükellefi sayısı 11 milyonu aştı

(AA) – Türkiye’de vergi mükellefi sayısı 2019’da bir önceki yıla göre yüzde 2,9 artarak 11 milyonu aştı. İstanbul, 3 milyon 258 bin 25 mükellef sayısıyla ilk sırada yer aldı.

AA muhabirinin, Gelir İdaresi Başkanlığı verilerinden yaptığı derlemeye göre, Türkiye’de geçen yıl itibarıyla 1 milyon 964 bin 548 gelir, 2 milyon 888 bin 386 gelir stopaj, 2 milyon 30 bin 265 gayrimenkul sermaye iradı (GMSİ-kira geliri vergisi), 783 bin 455 basit usulde vergilendirilen gelir, 848 bin 904 kurumlar ve 2 milyon 754 bin 599 Katma Değer Vergisi (KDV) mükellefi bulunuyor.

Söz konusu vergi türlerinde tespit edilen faal mükellef sayısı geçen yıl 2018’e kıyasla yüzde 2,9 artışla 11 milyon 270 bin 157’ye yükseldi. Mükellef sayısı 2018’de 10 milyon 956 bin 43 olarak kayıtlara geçmişti.

Mükellef sayısında en yüksek artış yüzde 5,2 ile kurumlar vergisinde görüldü. Bunu yüzde 3,2 ile gelir stopaj vergisi ve yüzde 3 ile KDV izledi.

Buna göre, 2018’de 806 bin 622 olan kurumlar vergisi mükellef sayısı geçen yıl 848 bin 904’e ulaştı. Gelir stopaj vergisi mükellef sayısı 2 milyon 797 bin 479’dan 2 milyon 888 bin 386’ya yükselirken, KDV mükellefi sayısı da 2 milyon 674 bin 151’den 2 milyon 754 bin 599’a çıktı.

Türkiye genelinde gelir vergisi mükellef sayısı 2018’de 1 milyon 920 bin 586 iken geçen yıl yüzde 2,3 artışla 1 milyon 964 bin 548’e ulaştı. Kira geliri elde eden GMSİ mükelleflerinin sayısı da 1 milyon 982 bin 524 iken yüzde 2,4 artışla geçen yıl sonunda 2 milyon 30 bin 265 oldu. Basit usulde vergilendirilen gelir vergisi mükellefi sayısı ise yüzde 1,1 artışla 774 bin 681’den 783 bin 455’e yükseldi.

İstanbul mükellef sayısında birinci

İller bazında bakıldığında, en fazla mükellef 3 milyon 258 bin 25 ile İstanbul’da bulunuyor. Bu kişilerin 511 bin 245’i gelir vergisi, 842 bin 745’i gelir stopaj vergisi, 724 bin 182’si GMSİ, 46 bin 261’i basit usulde vergilendirilen gelir vergisi, 320 bin 576’sı kurumlar vergisi ve 813 bin 16’sı KDV mükelleflerinden oluştu.

Bu ili, 941 bin 324 mükellefle Ankara, 756 bin 186 mükellefle İzmir izledi.