Kategori arşivi: Haberler

Ekonomi Haftalık Bülten 07.02.2020

GEÇTİĞİMİZ HAFTA NE OLDU…

(BMD) – Önceki haftalarda Çin’de başlayan koronavirüsü salgını nedeniyle tüm dünya alarma geçti. Akabinde küresel piyasalarda da etki yaratan virüs, piyasalarda risk iştahını azaltarak güvenli limanlara olan talebi artırdı. Sert düşüşler yaşayan Asya Borsaları bu hafta başında toparlanma eğilimi gösterdi. Çin Hükümeti’nin finansal piyasalara daha fazla likidite ve güçlü referans kur ile desteğini arttırmasının ardından ABD ürünlerine yönelik tarifeyi düşüreceğini açıklamasıyla küresel piyasalar yükseldi ve Asya Borsaları pozitif bir seyir izledi. Brent tipi petrolün varili, virüsün petrol talebini düşüreceği endişesiyle 53,79 seviyelerine kadar gerilerken en yüksek 56,77 seviyesini gördü. Koronavirüs ile risk iştahının azalması altına olan talebi arttırarak altının onsunun 1.593,3 seviyesine yükselmesine neden olurken altının gramı 306,4 TL’yi gördü. Hafta genelinde 5,96- 5,98 dar bandında sıkışan Dolar/TL, bugün 6 psikolojik sınırını aşarak 6,04 seviyesine kadar yükseldi. Küresel piyasaların aksine, içinde bulunduğumuz hafta seanslara pozitif başlayan ve haftanın ilk yarısında alıcılı seyrini sürdürerek 123.845 seviyesine kadar yükselen BİST1000 Endeksi haftanın kalanında kazançlarının bir kısmını geri verse de %1,57 kazançla 121.015 puandan haftayı tamamladı. 24-31 Ocak haftasında yurt dışı yerleşik yatırımcılar reel olarak (fiyat ve kur etkisinden arındırılmış) 313,3 milyon dolar hisse senedi satışı ve 51,1 milyon dolar repo dahil Devlet İç Borçlanma Senedi (DİBS) alımı gerçekleştirdi. Yine aynı dönemde, yurt içinde yerleşik gerçek kişilerin döviz mevduatı 31 milyon dolar azalarak 121.496 milyon dolara ve tüzel kişilerin döviz mevduatı 1.737 milyon dolar azalarak 73.045 milyon dolara geriledi. Böylece yurt içi yerleşiklerin döviz mevduatı 1,8 milyar dolar azalarak 194,5 milyar dolar oldu.

Haftanın ilk gününe pozitif başlayan ve 119.784 seviyesine kadar yükselen BİST100 Endeksi %0,09 kazançla 119.210 puandan günü tamamladı. Türkiye 2 yıllık tahvil faizi %10,29, 10 yıllık tahvil faizi %10,18 ve ABD 10 yıllık tahvil faizi %1,50 seviyesinden açılış yaptı. Dolar endeksi 97,44 seviyesinden haftaya başlarken Euro/Dolar, 1,10 sınırının üzerinde işlem gördü.

Pazartesi günü açıklanan İSO imalat sektörü PMI verisi 51,3 olarak gerçekleşti. Geçtiğimiz ay 49,5 seviyelerinde olan veri 50’nin üzerine çıkarak pozitif sinyaller verdi.

TÜİK verilerine göre TÜFE Ocak ayında bir önceki aya göre %1,35, bir önceki yılın aynı ayına göre %12,15 ve on iki aylık ortalamalara göre %14,52 arttı. Yıllık en düşük artış %2,14 ile haberleşme grubunda gerçekleşirken en fazla artış %42,21 ile alkollü içecekler ve tütün ile %11,11 ile eğitimde oldu. Yİ-ÜFE Ocak ayında bir önceki aya göre %1,84, bir önceki yılın aynı ayına göre %8,84 ve on iki aylık ortalamalara göre %15,71 artış gösterdi. Beklentinin üzerinde gerçekleşen enflasyon verileri ışığında TCMB’nin bundan sonraki faiz kararlarında daha temkinli davranacağını tahmin ediyoruz.

Türkiye İhracatçılar Meclisi verilerine göre Ocak ayında ihracat %6,1 artış ile 14 milyar 765 milyon dolar, 12 aylık ihracat ise 181,6 milyar dolar oldu. İthalat hacmi, geçen yılın aynı ayına göre %19 artarak 19,2 milyar dolar, ihracatın ithalatı karşılama oranı %76,8 olarak gerçekleşti.

ABD’de imalat sektörü PMI 51,7 olan beklentilere karşılık 51,9 olarak gerçekleşti. aynı şekilde ISM imalat endeksi 48,5 olan beklentilerin üzerine çıkarak 50,9 ile pozitif sinyaller verdi. Euro Bölgesi’nde imalat PMI 47,9 olarak gerçekleşti. Geçtiğimiz ay 47,8 olarak gerçekleşen veri Ocak ayında artış gösterdi.

Salı günü açıklanan Türkiye’de ikamet eden nüfus, 31 Aralık 2019 tarihi itibarıyla bir önceki yıla göre 1 milyon 151 bin 115 kişi artarak 83 milyon 154 bin 997 kişiye ulaştı. Toplam nüfusun %50,2’sini erkekler, %49,8’ini ise kadınlar oluşturdu. Böylelikle nüfus artış hızı %1,139 olmuştur.

ODD verilerine göre otomobil ve hafif ticari araç pazarı Ocak ayında bir önceki yıla göre %89,75 arttı. Ocak ayı otomobil ve hafif ticari araç pazarı 27.273 adet oldu.

TCMB’nin yayımladığı geçici verilere göre reel efektif döviz kuru endeksi, TÜFE bazında Ocak ayında bir önceki aya kıyasla 0,37 puan azalışla 75,72’ye indi. Yİ-ÜFE bazında reel efektif döviz kuru endeksi, aynı dönemde 1,20 puan artarak 79,59’dan 80,79’a yükselirken TL’nin değeri Ocak ayında bir önceki yılın aynı ayına göre TÜFE bazında 0,07 puan, Yİ-ÜFE bazında 0,93 puan azaldı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Kasım 2019 dönemine ilişkin finansal kesim dışındaki firmaların döviz varlık ve yükümlülük verilerini açıkladı. Finansal kesim dışındaki firmaların döviz varlıkları, kasımda bir önceki aya göre 1 milyon dolar artarken, yükümlülükler 1 milyar 502 milyon dolar azaldı. Net döviz pozisyon açığı 1 milyar 503 milyon dolar gerileyerek 175 milyar 947 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Avrupa İstatistik Ofisi, Avrupa Birliği ve Euro Bölgesi’nin 2019 Aralık ayı ÜFE verilerine göre bir önceki aya kıyasla değişmezken bir önceki yılın aynı ayına göre ise %0,7 düştü.

Çarşamba günü, açıklanan Euro Bölgesi bileşik PMI verisi 50,9 olan beklentilerin üzerinde 51,3 olarak gerçekleşerek son 5 ayın en yüksek seviyesine çıktı. Hizmet PMI verisi ise 52,2 olan beklentilerin üzerinde 52,5 olarak gerçekleşti. Perakende satışlar verisi ise aylık %1,6 düşüş gerçekleştirdi.

ABD’de Başkan Trump’a yönelik yürütülen azil süreci, Senato Genel Kurulunda yapılan oylama ile sona erdi. Yapılan ilk oylamada 48 senatör Trump’ın “suçlu olduğu”, 52 senatör ise “suçlu olmadığı” yönünde, ikinci oylamada ise 47 senatör Trump’ın “suçlu olduğu”, 53 senatör ise “suçlu olmadığı” yönünde oy kullandı ve böylelikle Başkan Trump aklandı.

ABD ADP özel sektör istihdamı 156 bin beklentisini aşarak Ocak’ta 291 bin artarak Mayıs 2015’ten beri en yüksek seviyeye yükseldi. İstihdam verilerindeki iyileşme, yatırımların devamı için oldukça yüksek önem arz ediyor. Ayrıca Hizmet Sektörü PMI 54,2, Bileşik PMI 53,3 ve ISM imalat dışı endeks 55,5 olarak gerçekleşerek beklentilerin üzerinde gerçekleşti. Almanya bileşik PMI verisi, 51,1 olan beklentilerin üzerine çıkarak 51,2, hizmet sektörü PMI ise beklentiler paralelinde 54,2 oldu. Ard arda ikinci ayda da büyüyen Almanya bileşik PMI verisi de 5 ayın zirvesine yükseldi.

Çin Maliye Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre Çin, 75 milyar dolar değerindeki ABD ürününe uygulanan tarifeleri 14 Şubat’tan itibaren geçerli olmak kaydıyla yarı yarıya düşüreceğini açıkladı. TCMB tarafından her hafta Perşembe günü açıklanan yurt dışı yerleşik yatırımcı menkul kıymet istatistiklerine göre 24-31 Ocak haftasında yurt dışı yerleşik yatırımcılar reel olarak (fiyat ve kur etkisinden arındırılmış) 313,3 milyon dolar hisse senedi satışı ve 51,1 milyon dolar repo dahil Devlet İç Borçlanma Senedi (DİBS) alımı gerçekleştirdi. BİST100 Endeksi 24-31 Ocak tarihleri arasında %2,46 değer kaybederken 2 yıllık gösterge tahvil faizi 13 baz puan yükseldi.

Yine TCMB tarafından haftalık olarak yayınlanan verilere göre 31 Ocak ile biten haftada yurt içinde yerleşik gerçek kişilerin döviz mevduatı 31 milyon dolar azalarak 121.496 milyon dolara ve tüzel kişilerin döviz mevduatı 1.737 milyon dolar azalarak 73.045 milyon dolara geriledi. Böylece yurt içi yerleşiklerin döviz mevduatı 1,8 milyar dolar azalarak 194,5 milyar dolara geriledi. 24 Ocak kapanışında 5,9152 olan TCMB dolar alış kuru 31 Ocak tarihinde 5,9716 seviyesine yükseldi. Böylelikle döviz mevduatındaki dolar bazlı azalışa rağmen Dolar/TL’de görülen %1’lik değer kazancının etkisiyle yurt içi yerleşiklerin döviz mevduatının TL karşılığı 517 milyon TL artarak 1.161,7 milyar TL olarak gerçekleşti. 24-31 Ocak haftasında yurt içinde yerleşik gerçek ve tüzel kişilerin toplam mevduatı içindeki döviz mevduat payı değişmeyerek %48,6 seviyesinde sabit kaldı.

TCMB verilerine göre 31 Ocak’ta Merkez Bankası brüt döviz rezervleri, 2 milyar 656 milyon dolar azalışla 74 milyar 856 milyon dolara gerilerken altın rezervleri, 680 milyon dolar artarak 27 milyar 520 milyon dolara yükseldi. Böylelikle TCMB toplam rezervleri, geçen hafta 1 milyar 976 milyon dolar azalarak 102 milyar 376 milyon dolara geriledi

Almanya fabrika siparişleri %0,7 artması beklenirken sürpriz bir şekilde %2,1 düştü. Bu düşüş son bir yıldaki en sert düşüşlerden birisi oldu.

Son zamanlarda ekonomik verilerde üst üste pozitif sinyaller veren ABD’de, işsizlik başvuruları 15 bin düşüşle 202 bin oldu ve son 10 ayın en düşük seviyesinde gerçekleşti. Tarım dışı verimlilik ise %1,6 olan beklentilerin aksine %1,5 olarak gerçekleşti.

Bugün Almanya sanayi üretimi verisi açıklandı. Veriye göre aralık ayında aylık %0,2 daralması beklenen sanayi üretimi beklentilerin üzerinde %3,5 daraldı. Aralık ayı cari işlemler dengesi ise beklentilerin üstünde +29,4 milyar Euro olarak gerçekleşti.

TÜİK finansal yatırım araçlarının reel getiri oranları raporuna göre ocak ayında yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) ile indirgendiğinde %5,67 ve Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ile indirgendiğinde %6,1 reel getiri ile ocakta en fazla reel getiri BIST100 endeksinde sağlandı. Yıllık bazda ise en çok külçe altın kazandırdı.

ABD tarım dışı istihdam ocak ayında beklentinin üzerinde 225 bin artarak işsizlik oranı %3,6’ya geriledi. Ortalama saatlik kazançlar aylık % 0.2, yıllık % 3.1 arttı. İşgücüne katılım oranı ocakta %63,2 olan beklentilerin üzerinde % 63,4 olarak gerçekleşti.

Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca, koronavirüs nedeniyle Çin’den her türlü canlı, cansız hayvan, hayvansal ürünler ve yan ürünlerinin ithalatının geçici olarak durdurulması kararı alındığını açıkladı.

Çin petrol rafinerilerini yakıtlara dönüştükleri ham petrol miktarını yaklaşık %15 oranında azalttı. Koronavirüs ile boğuşan ülkenin önümüzdeki haftalarda bu kesintileri arttırabileceği tahmin ediliyor.

Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın açıkladığı nakit dengesi verilerine göre nakit dengesi ocakta 22,79 milyar TL, faiz dışı denge ise 30,35 milyar TL fazla verdi.

Haftanın son işlem gününe pozitif başlamasına rağmen seans kapanışına doğru banka hisseleri öncülüğünde gelen satışların etkisiyle düşüşe geçen BİST100 Endeksi, %1,04 kayıpla 121.015 puandan günü tamamladı. Küresel piyasalarda karışık bir seyir izleniyor. ABD 10 yıllık tahvil faizi %1,58’den, Türkiye 2 yıllık gösterge tahvil faizi %10,52’den ve 10 yıllık tahvil faizi %10,67’den işlem görüyor. Dolar endeksi 98,48 seviyesinde, Euro/Dolar 1,10 sınırının hemen altında bulunuyor.

Uzun Vadede Ne Bekliyoruz…

9,04x olan BİST100 cari F/K çarpanı 9,8x olan 5 yıllık ortalamasına göre %7,7 iskontolu. Türkiye özelinde 2018 ve 2019 yılında artan piyasa volatilitesinin azalmasıyla Borsa İstanbul son dönemde önemli bir ralli yaparak rekor tazeledi. Mevcut çarpandaki iskontoyu göz önünde bulundurarak BİST için hala bir miktar potansiyelin bulunduğunu söyleyebiliriz. Ayrıca Türkiye’nin taşıdığı riskleri dengeleyebilecek büyüme potansiyeli de dikkate alınmalı.

2019’un ilk yarısında politika faizini %24’te tutan TCMB, Temmuz ayında 425, Eylül ayında 325, Ekim ayında 250 ve Aralık ayında 200 baz puan olmak üzere toplamda 1.200 baz puan indirime giderek politika faizini %12,00 seviyesine indirdi. 16 Ocak’ta yapılan 2020 yılının ilk toplantısında Merkez 75 baz puan indirime giderek haftalık repo faizini %11,25’e çekti.

TCMB 2020 Ocak ayı beklenti anketine göre; TÜFE’nin Şubat ayında %0,64, 2020 yılı sonunda %10,01 ve 12 ay sonrasında %9,54 artması beklenmektedir. Yine aynı ankette Dolar/TL’nin 2020 sonunda 6,41, 12 ay sonrasında ise 6,43 olması öngörülmektedir. Cari dengenin 2020 sonunda 13,0 milyar dolar, 2021 yılında ise 18,3 milyar dolar açık vermesi beklenmektedir. GSYH büyümesinin 2020 ve 2021’de sırasıyla %3,4 ve %3,7 olacağı öngörülmektedir. TCMB haftalık repo faizinin cari ay sonunda %11,53’e, 3 ay sonrasında %10,96’ya, 6 ay sonrasında %10,46’ya ve 12 ay sonrasında ise %9,89’a gerilemesi beklenmektedir. Hali hazırda %10,51 olan 10 yıllık tahvil faizlerinin 12 ay sonrasında %10,77 seviyesinde dengeleneceği beklenmektedir.

Rus uçakları Halep’te sivilleri vurdu: 2 ölü, 10 yaralı

(AA) – Suriye’de muhaliflere ait uçak gözlemevine göre, Rusya’ya ait savaş uçakları Halep’in batı ve güney kırsalındaki Kefer Nuran, Kefer Naha ve Cemyiet Rehhal yerleşimlerine hava saldırısı gerçekleştirdi.

Sivil Savunma (Beyaz Baretliler) kaynaklarından alınan bilgiye göre, Rusya’nın Halep’in Kefer Nuran köyüne düzenlediği hava saldırılarında 2 sivil yaşamını yitirdi, 10 sivil yaralandı.

Sivil Savunma ekipleri, olay yerinde arama kurtarma ve enkaz kaldırma çalışmalarını sürdürüyor.

Öte yandan rejim güçleri ile muhalif ve rejim karşıtı silahlı gruplar arasındaki çatışmalar Yeni Halep cephesinde ve Halep’in güney kırsalındaki Zırbe’nin doğusunda yaşanıyor.

Çatışmalar sonucunda muhalifler, Yeni Halep’te rejime ait bir tankı imha etti.

Astana anlaşmaları ve Soçi mutabakatına uymadılar

Suriye’nin kuzeybatısındaki İdlib, neredeyse iç savaşın başından bu yana muhaliflerin ve rejim karşıtı silahlı grupların kalesi niteliğinde bulunuyor. İç göçle nüfusu 4 milyona ulaşan İdlib’in merkezi, 2015’te muhaliflerin kontrolüne geçti. İdlib, rejimin en yoğun hedef aldığı bölgelerin başında geliyor.

Türkiye, Rusya ve İran’ın katıldığı, 4-5 Mayıs 2017’deki Astana toplantısında, İdlib ve komşu illerin (Lazkiye, Hama ve Halep vilayetleri) bazı bölgeleri, Humus ilinin kuzeyi, başkent Şam’daki Doğu Guta ile ülkenin güney bölgeleri (Dera ve Kuneytra vilayetleri) olmak üzere 4 “gerginliği azaltma bölgesi” oluşturuldu ancak rejim ve İran destekli teröristler, ateşkes ilanıyla durumun muhafaza edilmesinin kararlaştırıldığı 4 bölgeden İdlib hariç kalanları, Rusya’nın hava desteği sayesinde ele geçirdi.

17 Eylül 2018’de varılan Soçi mutabakatından bu yana rejim ve destekçilerinin İdlib’e saldırılarında 1800’den fazla sivil can verdi. Ocak 2019’dan beri Türkiye sınırı yakınlarına göç edenlerin sayısı 1 milyon 677 bine ulaştı.

Türk ve Rus heyetleri, İdlib’deki durumu ele aldı

(DHA) – Dışişleri Bakanlığı, Bakan Yardımcısı Sedat Önal ile Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Verşinin ve Rusya Devlet Başkanı Putin’in Suriye Özel Temsilcisi Alexander Lavrentiev başkanlığındaki Türk ve Rus heyetinin İdlib’deki durum üzerine görüşmelerde bulunduğunu açıkladı. 

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, “Bakan Yardımcısı Büyükelçi Sedat Önal başkanlığında Dışişleri Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı ve Milli İstihbarat Başkanlığı ile Rusya Federasyonu Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Sergey Verşinin ve Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Suriye Özel Temsilcisi Büyükelçi Alexander Lavrentiev başkanlığında, Rusya Federasyonu askeri ve istihbarat makamları temsilcilerinden oluşan karma heyetler arasında 2 tur halinde 3 saatlik görüşmeler yapıldı” denildi. 

Görüşmelerde İdlib’deki durumun ele alındığı belirtilen açıklamada, “Sahada bir an önce sükünet sağlanması ve siyasi sürecin ilerletilmesi için atılabilecek adımlar üzerinde duruldu. Görüşmelere önümüzdeki hafta devam edilmesi kararlaştırıldı” ifadelerine yer verildi.

Türk kıyafet üreticileri Coronavirüs-hit Çin’den değişen siparişleri görüyor

(Reuters) – İki sektör yetkilisi Reuters’e verdiği demeçte, iki sektör yetkilisi Reuters’e verdiği demeçte, koronavirüs-hit Çin’de giyim üretimi yapan birçok moda perakendecisinin Türk firmalarıyla üretimi Türkiye’ye kaydırması konusunda görüştüğünü söyledi.

Yeni tanımlanan koronavirüsün patlak vermesi, Çin’in anakarasında başladığı sanılan 637 kişiyi öldürdü ve birçok fabrikanın yetkililer yayılmasını kontrol altına almaya çalışırken bir sonraki haftaya kadar veya daha sonra operasyonları askıya almasını sağladı.

Polonya moda perakendecisi LPP ( LPPP.WA ), Çin üretim gecikmeleri devam ederse, Türkiye, Bangladeş ve Vietnam’daki fabrikalarla bir yedek plan olarak görüşmelerde bulunduğunu söyledi.

Türk imalatçıları son yıllarda küresel olarak büyüdükçe Türk imalatçıları giyim üretimini son yıllarda değiştirdi. Ancak yetkililer, salgının bazı Avrupa şirketlerini Türkiye’ye geri gönderdiğini söyledi.

“Satın alma yöneticileri ve tasarımcılar, koronavirüs endişeleri ve seyahat kısıtlamaları nedeniyle Çin’e gidemiyor. Bu yüzden birçok tanınmış marka Türkiye’de yeni mevsimlik ürünlerin üretimi için tartışmalara başladı ”diyor Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) başkanı Hadi Karasu.

Karasu, Çin üretim maliyetlerinin artması ve son iki yıl içinde Türk lirasının değerinde% 36’lık bir düşüşün, 2018’deki para krizinin ardından Türkiye’yi zaten uygun bir seçenek haline getirdiğini de sözlerine ekledi.

Karasu, “Üretim maliyetleri Çin ve Türkiye arasında seviyelendirildiği için, bazı Avrupalı ​​firmalar (zaten) siparişleri buraya kaydırmayı düşünüyorlardı” dedi.

“Çin’in 170 milyar dolarlık hazır giyim ihracatı var” diye ekledi. “Hesaplamalarımıza göre siparişlerin yaklaşık% 1’i (şimdi) başlangıçta Türkiye’ye değişecek ve bu da 2 milyar dolar olabilir.”

Türkiye, geçtiğimiz yıl 17.7 milyar dolarlık hazır giyim ihracatı gerçekleştirdi. Herhangi bir artış, ithalat-ağır ekonominin cari açığı kapatmasına ve hükümetin bu yılki% 5’lik iddialı ekonomik büyüme tahminine ulaşmasına yardımcı olabilir.

İstanbul Hazır Giyim İhracatçıları Birliği (İHKİB) başkanı Mustafa Gültepe, hem yeni hem de mevcut müşteriler Türk fabrikalarına giderek daha fazla temas ettikleri için sektörün ek sipariş alma kapasitesine sahip olduğunu söyledi.

Gültepe, “Koronavirüs salgını sonrasında Türkiye’de fiyat ve ürün isteyen giyim perakendecileri var” dedi.

“Sanırım salgının etkisi 5-6 ay sürecek … ve sanırım Mayıs’tan sonra göreceğimiz Çin’den büyük bir değişim olacak” diye ekledi.

Fed, Para Politikası Raporu’nu yayımladı

(AA) – ABD Kongresi için Fed tarafından yılda iki kez hazırlan yarıyıllık Para Politikası Raporu’nun şubat sayısı yayımlandı. 

Fed Başkanı Jerome Powell’ın haftaya Kongrede sunacağı raporda, ABD ekonomisinin geçen yıl ılımlı büyümesini sürdürdüğü ve ülkedeki iş gücü piyasasının daha da güçlendiği belirtildi.

Enflasyon hedefin altında kaldı

Ekonomideki büyümenin 11. yılına girdiği vurgulanan raporda, enflasyonun Federal Açık Piyasa Komitesinin (FOMC) uzun vadedeki hedefi olan yüzde 2’nin altında kaldığı bildirildi.

FOMC’nin küresel gelişmelerin etkileri ve “sessiz” enflasyon baskıları doğrultusunda faiz oranını geçen yıl temmuz, eylül ve ekim toplantılarında indirdiği ve yüzde 1,50-1,75 bandına çektiği hatırlatılan raporda, komitenin sonraki toplantılarında para politikasının hakim duruşunun ekonomik faaliyetler, güçlü iş gücü piyasası ve enflasyon hedefini destekler nitelikte olduğuna karar verildiği ifade edildi.

Ekonomik görünümde “koronavirüs” riski

Ülkede 2018’de 3,9 olan işsizlik oranının geçen yıl yüzde 3,5’e düştüğünün anımsaıldığı raporda, iş gücüne katılım oranının arttığı, ücret artışının ise ılımlı bir seyir izlese de önceki yıllarda görülen hızının gerisinde kaldığı belirtildi.

Enflasyonun geçen yıl yüzde 1,6 olarak gerçekleştiğine işaret edilen raporda, uzun vadeli enflasyon beklentilerinin geçen senenin ortalarından itibaren istikrarlı seyir izlediği kaydedildi.

Raporda, gayrisafi yurt içi hasılanın 2019’un ikinci yarısında ılımlı bir yükseliş gösterdiği vurgulanarak, şu ifadelere yer verildi:

“Tüketici harcamaları ortalamada ılımlı bir hızda arttı ve konut yatırımları 2018’deki düşüşün ardından 2019’un ilk yarısında yükseldi. Buna karşılık, işletme sabit yatırımları, ticaret politikasındaki belirsizlik ve zayıf küresel büyüme gibi unsurların etkisiyle geçen yılın ikinci yarısında düşüş gösterdi. Ticaret politikalarındaki çatışmaların bir miktar azalması, ekonomik büyümenin istikrar sinyali vermesi ve finansal koşulların iyileşmesiyle ABD ekonomisine yönelik aşağı yönlü riskler yılın geri kalanında azalacak gibi görünmekte. Yakın zamanda Çin’deki koronavirüs salgınından kaynaklanabilecek olası etkiler, ekonomik görünüm için yeni bir risk oluşturmakta.”

Finansal ve uluslararası gelişmeler

Ülkedeki finansal koşulların işletmeler ve hane halkının harcamalarıyla ekonomik faaliyetlerini destekleyici nitelikte olmayı sürdürdüğüne işaret edilen raporda, ABD finans sisteminin finansal krizden önceki dönemden çok daha dirençli olduğu bildirildi.

ABD ekonomisinin yanı sıra uluslararası gelişmelerin değerlendirildiği raporda, özellikle Hong Kong ve Hindistan olmak üzere Asya ekonomilerindeki büyümenin yavaşlama kaydettiği, birçok Latin Amerika ekonomisinin de beklenenden daha düşük bir performans göstermeye devam ettiği belirtildi.

Raporda, “Bazı gelişmiş ekonomilerde de ekonomik faaliyetlerin hızı azaldı. Ancak son göstergeler geçici istikrar sinyali veriyor. İmalat sektörü ve ticaretteki küresel yavaşlamanın bir sona yaklaştığı görülüyor ve dünya genelinde tüketici harcamaları ile hizmet faaliyetleri güçlü kalmaya devam ediyor.” değerlendirmesi yapıldı.

Çin ve Avro bölgesi gibi ekonomik açıdan önemli bölgelerde bu yılın başından itibaren gelen verilerin büyümenin istikrarlı olduğunu gösterdiği ifade edilen raporda, yeni tip koronavirüs salgınının Çin ekonomisinde sıkıntılara neden olabileceği ve etkilerinin küresel ekonomiye yayılabileceği bildirildi.

Raporda, yurt dışı finansal piyasaların, geçen yılın ikinci yarısında, merkez bankalarının uyumlu aksiyonları, ABD-Çin ticaret anlaşmasındaki gelişme ve Brexit belirsizliği riskinin azalması gibi olumlu siyasal gelişmelerle iyileştiği kaydedildi.